Günümüzde Avrupa’da, başta BSE hastalığının varlığını sürdürmesi ve ŞAP hastalığının yaygın olarak görülmesi nedeniyle, AB ülkeleri et tüketiminde “çiftlikten çatala” (Farm-to-Fork) izlenebilirliği sağlamayı hedef olarak seçmişlerdir. Bu yöntem ile, hayvana verilen kimlik numarası ve üretici bilgileri ile beraber hayvanın yaşamı boyunca geçirdiği tüm işlemler (aşılama, tohumlama, doğum v.b) kayıt altına alınmakta, bu bilgiler kesimhanelerde karkaslar ile ilişkilendirilmekte ve satış sırasında ve sonrasında tüketicilere sunulmaktadır. Bu izleme sürecinin başlangıç noktası olması sebebiyle 90’lı yıllardan itibaren büyükbaş ve küçükbaş hayvanların bireysel kimliklendirilmesi kademeli olarak zorunlu hale getirilmektedir.
Hayvanların kimliklendirilmesinde günümüzde en yaygın olarak kullanılan yöntem hayvanlara plastik kulak küpesi takılmasıdır. Bu yöntemle, üzerinde hayvana ait bir tanımlama numarası ve bu numarayı sembolize eden bir barkot bulunan kulak küpesi aracılığı ile hayvanın kimliği insan marifetiyle veya barkot okuyucu özellikli cihazlarla okunabilmektedir. Ne var ki, “görsel kimliklendirme” olarak adlandırılan bu yöntem, “elektronik kimliklendirme” ürünlerinin kullanılabilir olmasıyla yerini bu yeni nesil teknolojik ürünlere bırakmaya başlamıştır.
RFID VE ELEKTRONİK KİMLİKLENDİRME
1900’lü yılların ortalarında itibaren çeşitli alanlarda kullanılmaya başlanan RFID teknolojisi, uygulama ve altyapı maliyetlerinin kabul edilebilir seviyelere düşmesi ile 2000’li yıllara yaklaşırken hayvan kimliklendirme alanında da kullanılmaya başlanmıştır.
Elektronik kimliklendirme olarak adlandırılan bu sistem ile hayvanın üzerine yerleştirilen ve güç kaynağı gerektirmeyen bir elektronik modül, elektromanyetik dalgalar aracılığıyla, üzerine kaydedilmiş bir kimlik numarasını çevresine yayınlayabilmektedir.
Elektronik kimliklendirmenin klasik “görsel kimliklendirme” ‘ye karşı olan üstünlüğü klasik yöntemlerde kullanılan barkot gibi doğrudan görüş (optik temas) gerektirmeden hayvanın pedigri numarasının okunabilmesi sayesinde oluşmaktadır. Hayvan kulak küpesinde bulunan barkotun okunabilmesi için hayvanın sabit durması, barkot üzerinde kir veya toz bulunmaması, küpenin barkot bulunan kısmının okuyucuya dönük durması, barkotun herhangi bir dış etken tarafından okunabilirliğini yitirmemiş olması gerekmektedir. Ancak elektronik kimliklendirmede hızlı okuma işlemi için bu koşulların hiçbirinin oluşması gerekmez. Hayvanlar hareketli iken, küpenin konumundan ve dış etkenlerden bağımsız olarak barkotlu küpelere oranla çok büyük hızlarda hayvanların bireysel kimlik numaraları alınabilir. Aynı zamanda elektronik kimliklendirme bir katma değer olarak, işletmelerde kurulabilecek otomatik yemleme, sağım, tartı işlemleri için de işletmelere altyapı sağlamaktadır.
Hayvan kimliklendirme amacı ile kullanılacak bu modüllerin yaydığı elektromanyetik dalgaların özellikleri uluslararası standartlar tarafından belirlenmiştir. Bu standartlara göre kullanılan RFID modüllerinin çalışma frekansı 134,2 KHz’dir. Bu değer, ISO 11785 standardı ile tavsiye edilmiş ve Avrupa Komisyonu (EC) 21/2004 sayılı direktifi ile de zorunlu hale getirilmiştir. Bu frekans değeri düşük frekans (LF) sınıfında olduğundan insan ve hayvan sağlığına herhangi bir etkisi bulunmamaktadır.
ISO 11785 standardı ile belirlenen diğer bir özellik ise hayvanlara uygulanan elektronik modüllerin üzerlerinde saklanan kimlik bilgisinin iletişim teknolojisidir. Buna göre hayvanın kimlik bilgisi HDX (Half Dublex) ve FDX (Full dublex) modülasyonlara sahip teknolojiler ile taşınabilmektedir.
Bu teknolojiler arasındaki en temel fark aynı anda tek veya çift yönlü (okuyucu – modül – okuyucu) haberleşmeye izin vermeleridir. FDX teknolojisine sahip bir modüle, okuyucudan gelip kimlik bilgisini soran sinyal ulaşır ulaşmaz modül cevap verebilirken, HDX teknolojisine sahip bir modül cevap verebilmek için okuyucudan gelen sinyalin bitmesini bekler. FDX teknolojisi gerek kullanım yaygınlığı düşük maliyeti sebebi ile HDX’e karşı üstünlük göstermiştir. Ayrıca FDX ve HDX değerlendirilmesi yapılırken dikkate alınması gereken en önemli unsur FDX teknolojisini “açık standart” olması yani üzerinde hiçbir patent hakkı olmamasıdır. HDX teknolojisinin hayvan kimliklendirmede kullanımı ise özel bir şirketin patent haklarını ve maliyetini taşımaktadır.
ELEKTRONİK KİMLİK NUMARASI
Hayvanlar üzerinde kullanılan RFID modüllerinin taşıdığı bilgilerin türü ve şekli ise ISO 11784 standardı ile belirlenmiştir. Buna göre modüller belleklerinde 15 haneli eşsiz bir kimlik numarası taşımalıdır. Bu 15 hanenin kullanım şekli ise şöyledir:
1 – 3. Haneler
15 haneli kimlik numarasının ilk üç hanesi iki şekilde kullanılabilir.
a. Üretici Kodu
900 ile 998 arasında olan üretici kodları, ICAR (Uluslararası Hayvan Kayıt Comitesi) tarafından, elektronik kimliklendirme ürünlerinin ISO standartlarına uygunluğu test edilerek tayin edilmektedir. Bir ülkedeki hayvan kayıt sisteminde, hayvanlara ait 15 haneli kimlik numarasının ilk üç hanesinde üretici kodu kullanılabilmesi bazı gerekliliklere bağlıdır. Buna göre, ülke genelinde hayvan kimlik numaralarının üreticiler tarafından atanması halinde ilk üç hane için üretici kodu kullanılabilir. Eğer ülke genelinde hali hazırda kullanılan sistem, hayvan kimlik numaralarının merkezi şekilde atanmasını gerektiriyorsa (Türkiye’de olduğu gibi) söz konusu ilk üç haneye üretici kodu yazılamaz, bunun yerine “Ülke Kodu” kullanılır.
b. Ülke Kodu
001 ile 899 arasında olan ülke kodları, ISO 3166 standardı tarafından her ülke için belirlenmiştir. Yukarıda da bahsedildiği gibi, hayvan kimlik numaralarının merkezi birim tarafından atandığı bir sistemde 15 haneli kimlik numarasının ilk üç hanesi ülke kodu olmalıdır. Türkiye için üç haneli ülke kodu 792’dir.
4 – 15. Haneler
15 haneli kimlik numarasında ilk üç hane dışında kalan 12 hane hayvan kimlik numarası için ayrılmıştır. Hayvan kimlik numarasının formatı ülkelerin kendi insiyatiflerine bırakılmış ve ISO 11784 standardında ülkelerin mükerrer kimlik numaralarına mahal vermemeleri istenmiştir.
Eğer 12 haneli bir sistem ülkedeki hayvanların kimliklendirilmesi için fazla ise, 4. haneden itibaren yeterince ‘0’ (sıfır) kullanılarak mevcut sisteme devam edilmelidir. Örneğin Türkiye için mevcut sistemde kayıtlı TR1234567 pedigri numaralı bir hayvan elektronik kimliklendirilirken aşağıdaki format kullanılacaktır.
12 haneden oluşan hayvan kimlik numarası alanı kullanımının ülkelerin kendi isteklerine bırakılması dünya genelinde farklı uygulamalara imkan vermiştir. Dünyada en fazla hayvan varlığı olan ülkeler dahi 9 haneli bir kimliklendirme numarası kullanmaktadır. Dolayısı ile geriye kalan boş hanelere ‘0’ (sıfır) koymak yerine bu haneleri faklı amaçlar için kullanmışlardır. Bu kullanım alanlarının en başında 2 haneli bir “Ulusal Küpe Üretici Kodu” uygulaması ve birden fazla türün kayıt altına alındığı ülkelerde kullanılan 1 haneli “hayvan tür kodu” (örn. koyun için “1” , sığır için “2” vb.) uygulamasıdır. Örnek olarak “Ulusal Küpe Üretici Kodu” 15 olan bir firma tarafında üretilen TR1234567 pedigri nolu bir “Sığır” için elektronik kimlik formatı aşağıdaki gibi olacaktır.
Ancak, ülkemizde hayvan kimlik numaralarında 2 haneli “il kodu” kullanımı mevcut sistemde olduğu gibi elektronik kimliklendirmede de gereklidir. Bu sebeple, “ulusal küpe üretici kodu” yerine iki haneli “il kodu” kullanılmalıdır.
ELEKTRONİK KİMLİKLENDİRME YÖNTEMLERİ
Elektronik kimliklendirme, kullanılan kimliklendirme ürününe göre dünyada başlıca üç şekilde yapılmaktadır. Kullanılan ürün her ne olursa olsun, eğer amaç hayvanların elektronik kimliklendirilmesi ise, hayvan kimliklendirme ekipmanlarındaki elektronik modüller bu işlem için belirlenmiş standartlara uygun olmalıdır. Ancak her ürün türünün elektronik modüller dışında sağlaması beklenen gereklilikler ayrıca incelenmelidir.
I. Kulak Küpesi
Görsel kimliklendirme ürünleri olarak çok uzun yıllardır kullanılmaları sebebiyle kulak küpeleri hakkındaki bilgi birikimi ve deneyim çok fazladır. Çok farklı fiziksel koşullar, çevre faktörleri ve yönetmeliklerden ortaya çıkan farklı gereklilikler, zamanla tek bir çözüm etrafında toplanmıştır. Kulak küpesi ile elektronik kimliklendirme ise, halihazırda kabul edilen bu çözümün üzerine elektronik modül eklenmesi ile sağlanmaktadır.
Buna göre, elektronik kimliklendirmede kullanılacak kulak küpeleri, öncelikle bir kulak küpesi olarak;
Hayvan ve insan sağlığına zarar vermeyecek plastik hammaddeden imal edilmiş,
Özellikle küçükbaş hayvanların kulaklarının kolaylıkla taşıyabileceği ağırlıkta (en çok 7 gr.),
Hiçbir şekilde tekrar kullanıma izin vermeyecek bir kilitleme sistemine sahip,
Üzerinde lazer ile yazılmış hayvan tanımlama numarası ve bu numarayı sembolize eden barkot bulunan,
Takıldıktan sonra hayvana zarar verebilecek keskin ya da sivri bir kısım içermeyecek şekilde tasarlanmış,
Dişi ve erkek parçaların birbirine takıldığı bölge fiziksel müdahaleye karşı korumalı olmalı,
bir elektronik kulak küpesi olarak da;
- ISO 11784 standardına uygun 15 haneli bir kimlik numarası taşımalı
- ISO 11785 standardına uygun okuyucular ile okunabilir olmalı
- Standarda uygun okuyucular ile okuma mesafesi 12 cm’den az olmamalıdır.
- 15 haneli elektronik kimlik numarası ile kulak küpesi üzerinde lazer ile yazılmış olan rakam kesinlikle aynı olmalıdır.
Kulak küpeleri kullanılarak yapılan elektronik kimliklendirmede çoğunlukla küçükbaş hayvanlarda yapılabilen bir hatalı uygulama da, doğru küpe seçiminin temel kriteri olan “esneklik” özelliğinin ihlal edilerek “düğme” şeklinde, yuvarlak ve sert elektronik kulak küpelerinin kullanılmasıdır. Elektronik kimliklendirme, teknolojinin ilerlemesiyle hayvanların takibine kolaylık sağlaması amacıyla ortaya çıkan, yardımcı bir sistemdir. Kulak küpelerinin elektronik özellik kazanması için şekil ve yapı olarak değişmesi yerine, elektronik modüllerin hâlihazırda kullanılan kulak küpesi şekline uydurulması ve dolayısıyla kulak küpelerinin şekil ve esnekliklerinden ödün verilmemiş olması dikkat edilmesi gereken önemli bir husustur.
II. Ruminal Kapsül
Elektronik kimliklendirme kavramının ortaya çıkmasından sonra kullanılmaya başlanan diğer bir ürün ise ruminal (işkembeye yerleştirilen) kapsüldür.
Ruminal kapsül, hayvana yutturularak işkembesine yerleşmesi sağlanan, mide salgılarından etkilenmeyecek şekilde muhafaza edilmiş bir RFID modülüdür.
Günümüzde hayvanlara uygulanan ruminal kapsüller çoğunlukla seramik ile kaplanmaktadır. Seramik maddelerin hayvanlar veya insanlar üzerinde herhangi bir zararı bulunmamaktadır.
Ruminal kapsül, bir görsel kimliklendirme ürünü olmaması sebebiyle insan marifeti ile hayvanların tanımlanmasına olanak vermemektedir. Daha da önemlisi, ruminal kapsül uygulanmış hayvanların göz ile ayırt edilmesi de olanaksızdır. Dolayısı bu kapsüller, bireysel tanımlama ürünleri olmaktan çok, ahır/ağıl yoklama işlemlerine uygun ürünlerdir ve günümüz koşullarında henüz eksiksiz bir hayvan kimliklendirme işlemi için tek başlarına kullanılamazlar. Uygulanan ruminal kapsül ile birlikte hayvanın kulağına küpe takılması oldukça yaygın bir uygulamadır.
Ruminal kapsülün taşıması gereken özellikler şu şekilde sıralanabilir:
- ISO 11784 standardına uygun 15 haneli bir kimlik numarası taşımalı
- ISO 11785 standardına uygun okuyucular ile okunabilir olmalı
- Standarda uygun okuyucular ile okuma mesafesi 20 cm’den az olmamalı
- Kapsül, hayvan ve insan sağlığına zarar verebilecek ve hayvanın biyolojik salgılarından etkilenmeyecek maddeden imal edilmiş olmalıdır.
Ruminal kapsüller, tek başlarına kullanılamamaları (görsel kulak küpeleri ile birlikte kullanılmaları) ve kullanılan materyallerin maliyetlerinin yüksekliği nedeniyle maliyet-etkin ürünler değillerdir.
III. Enjekte Edilebilir Elektronik Kimliklendirme Ürünleri
Elektronik hayvan kimliklendirme sistemlerinin temelinde yatan RFID teknolojisinin hızlı ilerlemesi ile kısa zamanda küçülen boyutlar, elektronik modüllerin hayvanların deri altına enjekte edilmesine imkan tanımıştır.
Bu yöntemde, cam ile muhafaza edilmiş, enjekte edildiği bölgede hareket etmeden kalabilmesi için parelin maddesi ile kaplanmış ve sterilize edilmiş pirinç büyüklüğündeki RFID modülü, yine steril edilmiş enjektörler kullanılarak hayvanın deri altına uygulanmaktadır.
Ancak, enjekte edilebilecek kadar küçük olan bu elektronik kimliklendirme ürünleri, okunma mesafelerinin kısa oluşu nedeniyle daha çok küçük hayvanlarda (kedi, köpek, fare v.b) kullanılabilmekte, küçükbaş ve büyükbaş besi hayvanlarında düşük performans göstermektedirler. Bu nedenle koyun ve sığır cinsi hayvanlarda, enjekte edilebilen kimliklendirme ürünleri tercih ve tavsiye edilmemektedir.
Enjekte edilebilen bu ürünler, elektronik modüllerinin yüksek maliyetleri yanı sıra ek maliyetleri (tek kullanımlık enjektörler, parelin ve sterilizasyon uygulaması) beraberinde getirmektedirler.
OKUYUCULAR
Hayvanların elektronik kimliklerini okuyabilen RFID okuyucuların elektromanyetik özellikleri ISO 11785 standardı ile belirlenmiştir. Bu standart, ISO 11784 standardına uygun kimliklendirme ürünlerinin okunmasına yönelik olarak hazırlanmıştır. Dolayısıyla kimliklendirme ürününün marka ve modelinden bağımsız olarak ISO11785 standardına uygun tüm okuyucular, ISO11784 standardına uygun tüm kimliklendirme ürünlerini okuyabilir. Bu okuyucular aynı hem FDX hem de HDX modülleri okuyabilir.
İyi tasarlanmış bir elektronik kimliklendirme sisteminde, okuyucular da en az kimliklendirme ürünleri kadar önemlidir. Kullanılacak elektronik kimlik okuyucuları, kullanım şekillerine göre seçilmeli ve hayvanlara uygulanan kimliklendirme ürünlerinin türleri okuyucu seçiminde dikkate alınmalıdır.
I. El Tipi Okuyucular
Bu tür okuyucular, sadece hayvanın kimlik numarasını okuyup kullanıcıya gösterebileceği gibi, bu numarayı kullanarak, oluşturulan bir otomasyon sistemine entegre olabilirler. El tipi okuyucular kullanıcı ihtiyaçlarına göre birçok farklı amaç için kullanılabilirler. Taşınabilir olmaları sebebi ile daha pratiktirler ve maliyetleri sabit okuyuculara kıyasla daha düşüktür. El tipi okuyucu olarak kullanılan, programlanabilir el terminalleri, kimlik numarasını okumanın yanında, hayvanlarla ilgili verilerin toplanması, masaüstü bilgisayarlara aktarılması ve toplanan bilgilerin işlenmesi yönünde kullanıcılara büyük oranda katma değer sağlar.
II. Sabit Okuyucular
Sabit okuyucular, uzun okuma mesafesi gerektiren sürü kontrol işlemleri için tasarlanmıştır. Genellikle hayvanların geçiş yollarına (ahır/ağıl kapıları, kamyon yükleme girişleri, yemlik girişleri v.b.) kurularak kullanılırlar. Daha büyük antenlere sahip oldukları için okuma mesafeleri el tipi okuyuculardan birkaç kat daha fazladır. El tipi okuyucular gibi yalnız başlarına bir sisteme entegre olamazlar, dolayısıyla bilgisayarlara veya el terminallerine bağlanarak kullanılabilirler.
El tipi okuyuculara göre daha az kullanım esnekliği vermeleri ve yüksek maliyetleri sebebi ile daha çok profesyonel işletmeler tarafından tercih edilmektedirler. Ancak iş yükünden büyük oranda tasarruf sağlamaları ve büyük sürülerde yoklama işlemlerini hızlandırdıkları için kullanımları giderek yaygınlaşmaktadır.
Bir Cevap Yazın